Kendi dilinizden başka bir dili öğrenmenin en iyi yolu okumaktır. Okuyarak yeni sözcükler öğrendiğimiz gibi bildiklerimizi de uygulama fırsatını elde ederiz. Daha sonraları bu sözcükleri kullanmak, duyduğumuzda kavramak daha da kolay duruma gelecektir. Dergiler, gazeteler, reklamlar, tabelalar, otobüslerin üzerindeki reklamlar ve daha ne bulursanız okuyun.

Herkes bir ikinci yabancı dil öğrenebilir, sabırlı ve realist olun, dil öğrenmenin vakit ve dayanç istediğini biliyorsunuz. Yeni bir dil yeni bir kültürdür, insandır; tıpkı “bir lisan bir insan” deyişinin anlatmak istediği gibi.

Dilini öğrendiğiniz kültürün huylarına, düzenine karşı esnek ama aynı zamanda duyarlı olun. Her bir konuşma her defasında öğrenmek manasına geliyor. Dil öğrenimimizden kendimiz mesulüz. Yabancı dil öğrenirken, öğretmen, kitaplar, eğitim etkinlikleri kuşkusuz mühimdir ama en iyi öğreticinin yine kendimiz olduğunu kafamıza kazıyalım. İyi bir çalışma prosesi için hedeflerimizi belirlemeli ve bizi bu hedeflere kavuşturacak gerekli tüm çalışmaları yapmalıyız. Düzen huzur demektir; huzur sağlık getirir; düzenli bir şekilde sağlıklı öğrenmek, çalıştığımız şeyleri anımsamamıza yardımcı olur.

Sözlükler, iyi kurs gereçleri bizim yol arkadaşlarımız olmalıdırlar. Hata yapmaktan korkmayın aksine onlardan öğrenmeye bakın. Hatasız kul olmaz. Hatalarınıza dair sorular sorarsanız onları yabancı dili öğrenmede kendiniz için bir kâr haline getirebilirsiniz.

Düşünceleriniz öğrendiğiniz dilde olmalı. Misal bir metroda giderken nereye gittiğinizi, nerede olduğunuzu, kendinize o dilde açıklayın. Bu şekilde hiç konuşmadan içinizden dil pratiği yaparsınız.

Bildiğiniz üzere, günümüzde İngilizce eğitimine ilişkin en kapsamı geniş olan kaynak hiç şüphesiz İnternettir. Ufak bir araştırma ile İnternet sayesinde herşeye ulaşabilirsiniz.

Mutlaka seviyenize uygun bir İngilizce okuma kitabınız olsun ve her gün en az 10 sayfa okuyun. O kitap biter bitmez öbür kitaba geçin. Bütün cümleleri kolayca anlamaya başladığınızda bir üst seviye kitapla okuma programını sürdürün. Okuyamadığınız gün olursa, ilk fırsatta okuduğunuz gün 5 sayfa fazla okuyun. Bu programdan bir yıl hiç şaşmamanız gerekiyor.

İngilizceyi ilerletmenin en sık yararlanılan yollarından biri film ve dizi seyretmektir. Filmleri alt yazılı ve alt yazısız seyrederek dilinizi geliştirebilir, gözden geçirebilirsiniz, kulak alışkanlığınız artar ve telaffuzu öğrenirsiniz.

Dil için en zararlı ögelerden biri ara vermektir. Eğer zorunlu olarak ara vermişseniz bir şey diyemeyiz ama eğer tembellikten pratik yapmaya ara veriyorsanız bu hiç de hayra alamet değil. Gereksiz yere, öğrendiğimiz şeyleri unutup, yinelemek için zaman harcayacağız.

Dil öğrenmeyi planlarken önümüze maddi problemler çıkabilir. Ülkemizde, lise ve üniversite eğitimine burs veriliyor ancak yabancı dil bursu pek verilmiyor. Yalnızca dil okulları, anlaşma ile toplu indirimler yapabiliyorlar. Eğer bir şirkette çalışıyorsanız ve sizin gibi dil öğrenmek isteyen başka kişiler de varsa, onlarla beraber, insan kaynaklarından da, bu konuda bir talepte bulunabilirsiniz.

Ve dili eğlenerek öğrenin. Öğrendiğiniz cümle ve deyimlerle değişik cümleler oluşturun; yaptığınız cümleleri günlük konuşmalarda yerinde kullanmaya çalışın, bundan daha güzel ne olabilir?

Tecrübeler hayatta bize çok şey gösterir, öğretir, her biri gökyüzündeki yıldızlar gibidir; yabancı dil de bu parlayan yıldızlardan bir tanesidir.